Başıma gelen bir olayı paylaşmak istiyorum sizlerle!
Seneler önce Almanya da gittiğim camilerden birinde ki hoca her lafından sonra “Ben Türkiyeden fetwa kurulundan” gönderildim diyerek insanları bu şekil sindiriyordu ve kendini diğer hocalardan üstün gösteriyordu
Banada belediye de olan tüm kağıt kürek işlerini yaptırmak için geliyordu. Dolayısıyla benimle hep iyi geçiniyordu.
Birgün sohbet esnasın da kendisi sözü Türkiyeye tatile arabayla gitme konusunu açtı.Bu sırada kendisine sordum.
“Hocam kıbleyi Türkiye’ye yolculuk yaparken nasıl tayin ederiz?”
“Pusulayla” dedi!
“Pusulamız yoksa ne yaparız!” dedim
Yapacak birşey yok dedi!
Yani pusulasız kıbleyi bulma imkanımız yokmu ? dedim
“Hayır!”, dedi
“Peki eski insanlar nasıl buluyormuş?”, dedim.
“Etrafında ki namaz kılanlardan görüyorlarmış!, dedi.
Oysa babam bana genç kızken, Kıbleyi bulmak için önce güneşin doğduğu veya battığı yönü bulup ona göre Kıbleyi tayin etme tekniğini öğretmişti!
Demek fetwa vermek için ezber yapmak değil ilim ve tecrübe sahibi olmak gerekmiş hoca!
O hoca pusulayı kaybedince önce Kıblesini bulmayı öğrensin bence!
Kıblesini tayin edemeyen hocalar cemaatı neye göre yönlendirir onu çok merak ediyorum!
Ama fetwa kurulu varken düşünmeye ne gerek var dimi ya!
F.A.G.
BM.2009