Bayram neydi?
Hacca lüx otellere gidip,
orada Haccın şartı kurbanı kesipte, hiç bir fakire veremeden, cehennem sıcağın da en kısa sürede bozulan etleri yere gömmekmiydi?
Yoksa orada tavaftan daha uzun vakit, dönüşte hacı karşılamaya gelen arkadaşlarınıza, hediye alma telaşına kapılıp bir megamarketten diğer hyper markete, klimalı alışveriş merkezlerin de, bütün gün koşturup dışarda ki cehennem sıcağını dahi fark etmemekmiydi!
Hac neydi sahi?
Hz. Hacerin su bulabilmek için koşturduğu çölde, hacıların tavaftan gelipte, her çeşit et balık bıldırcın ve kuş sütü dahi eksik olmayan otel restoranlarında, çatlayana kadar yemek yemesimiydi!
Yoksa terini gidermek için başkasının, çölde içmek için bulamadığı su ile, mesuliyetsizce uzun uzadıya duş almakmıy dı?
Yoksa Kabe’ye kat kat yüksekte ki pencereden, kuşbakışı misali aşağı da kibrit kutusu kadar kalmış olan Kabe’ye bakıp, süper hacı olabilmekmiydi amaç ?
Bilmiyorum Peygamberimiz
bu devirde ki hacıları gördüğün de tepkisi ne olurdu!
Ama ben her dini vecibe de olduğu gibi Haccın da, anlamını hergün daha da çok yitirdiğini fark ediyorum.