Lanet olsun içimizde ki Düşmanlara!
Türk olmama rağmen anlamadığım
çok şey var Türkiye’de!
Mesela ben genç kızken Babam Türk gazetelerine aboneydi.
O zaman Almanyada 3 Devlet TV kanalı vardı. Ama Türkiyede ki olayları bugün kü kadar göstermezlerdi haberlerde.
Tek Türkiye ile ilgili haberleri Gazeteden öğrenirdik.
Bizim evde herkeste Gazete okuma hastalığı vardı.
1979’da Türkiye’de o kadar ölüm vakkası olurdi ki, artık bütün sayfalar Üniversite talebelerinin ismiyle doluydu. Sağcılar solcuları, solcular sağcıları öldürürdü!
Çoğu zamanda insanlar ortadan kaybolurdu.
Haber artık ölümün çirkinlik derecesine göre yer alırdı sayfalarda.
Sanki insanlık birbirine girmişti o devirde! Yada benim vatanımda oluyor diye bana öyle geliyordu.
Sonra bir sabah Alman radyosun da duydum ki Askeriye başa geçmiş.
Hepimiz derin bir nefes almıştık.
Hatta o devirde Kenan paşayı herkes kurtarıcı olarak görmüştü.
Sonra ileri senelerde, bir ders konusu için devlet kütüphanesin de kitap ararken, bir işkence kitabı geçti elime!
İçini açtım ve baktım.
Keşke bakmasaydım.!!
O işkence kitabı, dünyada yapılan işkence türlerini ve kimlerin şimdiye kadar, kimlere nasıl işkence uyguladığını anlatıyordu resimlerle!
Türklerin işkence sistemleri olan sayfalara geldiğimde kalbime ağrılar girdi.!!
Türk hapishanelerinde, Türk gençlerine yapılan işkence metodlarının işkence resimlerini paylaşmışlar ve raporları yayınlamışlardı. Altlarında şöyle ibareler vardı!
“işkenceye dayanamadı öldü” yazıyordu.
Ben bir hafta yemeden içmekten kesilmiştim.
Benim ülkemde, Türküm diyen cellatlar, Türk gençlerine neler yapmıştı!
Sahi hani Türkün tek dostu Türktü!!
Bu çocuklar ne yapmıştı ki?
Bu işkence yapanların hiç mi çocukları yoktu?
İnsan kendi İnsanına, kendi Milletine, kendi ırkına bu zulümü nasıl yapardı!
“Kork Allahtan korkmayandan” sözü bumuydu yoksa?
F.A.G.
#FatmaAfifeGürsoy#Düşman-Kimdi
Burası
“Abu Garib hapishanesi” değildi
“Guantanamo”da değildi
“Myammar”da değildi
“Arakan”da değildi